MEVLİD-İ NEBİ
Hz. Peygamberin (s.a.v) dünyayı teşriflerinin hicri yıldönümünü idrak ediyoruz. Ümmet-i Muhammed olarak önderimiz, örneğimiz, liderimize olan biat'ımızı yeniden gözden geçiriyoruz.
O'nun bize bırakmış olduğu emanete sahip çıkmanın onurunu taşırken; eksikliklerimizi gözden geçiriyoruz. Hatalarımızı tesbit edip vazgeçme, istikametimizi gözden geçirme, birnevi özeleştiri yapma imkanını sorgulamış oluyoruz.
Mahşerde komşusu olabilme, yüzüne bakabilme, şikayetine maruz kalmamak için bunu yapmak durumundayız. Örnekle özdeşleşmek zorundayız. Ahde vefa göstermeliyiz. O'na itaat etmenin Allah'a itaat etmek olduğunu biliyoruz. Allah'a olan sevgimizi göstermenin ve Allah'ın bizi sevmesi, günahlarımızı bağışlamasının yolunun Resule tabi olmaktan geçtiğinin farkındayız.
O'nu tek başına anmak yeterli değildir. Anmaktan anlamaya bir an önce geçmeye çalışmak O'nu hayata taşımamızı kolaylaştıracaktır.
Tıpkı ashabın dediği gibi "anam babam sana fedadır, ya Resulellah". diyebilmeliyiz. 'Maddi ve manevi varlığımla senin bıraktığın mirasa (Kitaba- Sünnete) kendimi vakfettim'. diyebilme anlayışını kazanmalıyız.
Mevlid-i Nebi'nin yıldönümü Ümmet-i Muhammed'e mübarek olsun. İnsanlık olarak Kaybetmekte olduğumuz değerlerimizi yeniden kazanmamıza vesile olsun.
Allah'a, Resulüne, insanlara, çevreye, tabiata, kısaca yaratan ve yarattıklarına 'Vefa'lı olmayı Rabbimiz cümlemize nasip eylesin. Nankörlükten, vefasız olmaktan muhafaza eylesin.
Resulullahın izinden, yolundan, sözünden ayırmasın.